
hayat garip. ama düşünüyorumda bazen insan çok daha garip. yapmaktan keyif aldığım şeyleri yapmadığımı, hatta saçma bi koşuşturma içinde zamanı harcarken onlardan keyif aldığımı bile unuttuğumu fark ediyorum büyük bi dehşet içinde. çünkü bu hayatı unutmakla eşdeğer aslında.
are we so made that we have to take death in small doses daily or we could not go on with the business of living?
yapmamız gereken şeylerin karmaşası içinde öylesine kaybolmuşuzki, bir sonraki haftanın, bir sonraki günün, bir sonraki saatin planını yapmakla okadar meşgulki beyinlerimiz herşeyden soyutlanıp öylece anın keyfini çıkartamıyoruz artık. işte bu korku ;hayatı es geçiyor olma ihtimalinin verdiği korku, sayesinde bir kez daha düşüncelerimi boşluğu doldururken görmek istediğimi fark ettim. bir zamanlar beni mutlu eden
şeylerden birine geri dönmek, onun beni tekrar kabul edeceğini ummak ve sözcüklerle aramdaki mesafeyi zamanla aşmak...belki yapabiliceğimin en iyisi değil ama ilk aklıma gelen.....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder